Yeni Tip Koronavirüs Salgını Sırasında Kan Bağışının Önemi

TPHD Transfüzyon Tıbbı ve Aferez Alt Çalışma Grubu

Yeni tip koronavirüs nedir? Nasıl bulaşır?

Yeni tip koronavirüs (COVID-19), ilk olarak Çin’in Vuhan Eyaleti’nde Aralık ayının sonlarında solunum yolu belirtileri (ateş, öksürük, nefes darlığı) gelişen bir grup hastada yapılan araştırmalar sonucunda 13 Ocak 2020’de tanımlanan bir virüstür. 12 Mart 2020’de ise hastalığın dünyanın diğer ülkelerine hızlı yayılımı söz konusu olmuş ve Dünya Sağlık Örgütü pandemi (kıtalararası salgın) ilan etmiştir. Bu hastalık hasta bireylerin öksürmeleri, aksırmaları ile ortama saçılan damlacıkların solunması ile bulaşır. Hastaların solunum parçacıkları ile kirlenmiş yüzeylere dokunulduktan sonra ellerin yıkanmadan yüz, göz, burun veya ağıza götürülmesi ile de virüs alınabilir. Kirli ellerle göz, burun veya ağıza temas etmek risklidir. Özellikle 60 yaş üzerinde ve diabet, hipertansiyon, kalp ve akciğer hastalığı olan kişiler risk altındadır. Bu nedenle ülkemiz başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde sosyal izolasyon önlemleri alınmıştır. Bireylerin mümkün olduğunca evden çıkmamaları ve sosyal temasın azaltılması amaçlanmaktadır.

Kan bağışı neden önemlidir?

Kan, gönüllü vericilerin bağışı ile elde edilmesi nedeni ile kaynağı sınırlı olan ve değerli bir tedavi aracıdır. Yılda birkaç kez yapılacak olan kan bağışı birçok insana yaşam umudu olabilir. Her gün çeşitli kazalar, yaralanmalar ve ameliyatlar gerçekleşmektedir. Ayrıca lösemi ve kanser hastaları ile düzenli kan verilmesi gereken akdeniz anemisi gibi hastalar da kan ürünlerine ihtiyaç duyarlar. Bu noktada, kan ihtiyacı hayati önem taşır.

Yeni tip koronavirüs salgını dönemindeki sosyal izolasyon nedeniyle ülkemizde ana kan toplama yetkisi bulunan Kızılay’ın kan ürünü stoklarında ciddi oranda azalma olduğu bildirilmektedir. Kan bağışı güvenli bir süreçtir. Bağışçılar tam kan yanı sıra, aferez cihazı aracılığı ile trombosit veya granülosit de bağışlayabilirler. Bağışlanan tam kan, bileşenlerine ayrılarak eritrosit, trombosit ve plazma ürünleri elde edilmektedir. Bu kan bileşenlerinden özellikle son kullanım süresi en kısa (5 gün) olan trombositler; kanser, kanama ve kemik iliği nakli hastalarında hayati önem taşımaktadır.  Bireyler kan ve trombosit bağışında bulunmaktan çekinmemelidir. Bununla birlikte, her kan bağışı biriminde kapsamlı güvenlik prosedürleri uygulanmaktadır.

Kimler kan bağışlayabilir?

Kan bağışı sırasında kendisini sağlıklı, iyi hisseden ve kan bağışına ait uygunluk şartlarını karşılayan kişilerden kan bağışı kabul edilmektedir. 18-65 yaş arası, vücut ağırlığı 50 kg üzerindeki herkes kan bağışlayabilir. Damar yapısı uygun olan ve son 5 gün içinde aspirin veya türevi bir ilacı kullanmayan kan verebilecek herkes aferez trombosit bağışçısı olabilir.

Kan bağışının olmadığı bir toplumda, her gün binlerce kişi hayatını kaybedebilir. Bu nedenle, düzenli kan bağışında bulunmak insanların hayatını kurtarır. Kan bağışı, bir sosyal sorumluluk olup, bir gün herkesin kana ihtiyaç duyacağı da bir gerçektir. Kan bağışının ücretsiz gönüllülük esasında yapıldığının da unutulmaması ve bu bilinç ile yapılması gereklidir. Bu salgın döneminde evinizden maskenizle çıkıp hijyen şartlarına uyarak 1 saatinizi ayırdığınızda, kan bağışçısı olmanız birçok kişinin hayatını kurtaracaktır.

“COVİD-19 virüsü, kan bağışı işlemi ile size bulaşmaz. Türk Kızılay, diğer viral enfeksiyonlar da dahil olmak üzere bağışçılara hastalık bulaşına karşı tüm önlemlerini almıştır. Kan bağışı toplama faaliyetlerinde kullanılan malzemeler tek kullanımlıktır. Yanı sıra, çalışanlarımız da genel hijyen kurallarının yanında gözlük, maske, eldiven gibi kişisel koruyucu donanımlarla çalışmaktadır.”

En yakın Kan Bağışı Noktaları için; https://www.kanver.org/KanHizmetleri/KanBagisiNoktalari/