Lösemi Tedavisinde Aileler Nelere Dikkat Etmeli?
Dr. Neşe Yaralı , “Lösemi Tedavisinde Aileler Nelere Dikkat Etmeli?” konusunu sizler için anlatıyor.
Lösemi hem hastalığın kendi doğası hem de kullanılan kemoterapi ilaçları nedeniyle tedavi boyunca hastalar ve aileleri için çok çeşitli problemlere yol açabilmektedir. Bu problemlerin bir kısmı hastanızın doktoru ve hemşirelerinin uyarılarına dikkat edildiği taktirde önlenebilir problemlerdir. Şimdi kısaca hastanız için nelere dikkat etmeniz gerektiğini gözden geçirelim: Hastanızın tedavisi süresince kanında bulunan akyuvarları yani mikroplara karşı savunmayı sağlayan hücreleri azalacaktır ve hastanız enfeksiyonlara karşı savunmasız kalacaktır. Enfeksiyonlar hastanızın hayatını tehdit edebileceği gibi, tedavisine de sekte vurabilir.
Bu nedenle hastanızın tedavisi sırasında en çok dikkat edilmesi gereken husus enfeksiyonlardan korunmaktır. Enfeksiyon kaynağı mikroplar, hem çevrenizdeki kişilerle taşınabilir hem de hastanın kendi cilt ve bağırsaklarında bulunan mikroplardan kaynaklanabilir. Bu nedenle hastanızın hastanede yattığı süre içinde ziyaretçi kabul edilmemektedir ve mümkün olduğunca refakatçi değiştirilmemesi istenmektedir. Hastanızın bulunduğu odanın havası temiz olmalı, içinde çok eşya bulunmamalıdır. Toz tutan eşyalar sık sık temizlenmelidir. Nemli küflü ortamlar tamamıyla temizlenmelidir. Oda içinde canlı bitki ve toprak içeren saksı vb. bulunmamalıdır. Toz, toprak, küf, inşaat ortamları hastanız için çok tehlikeli bir küf mantarı olan aspergillusu barındırabilir. Bu mantara bağlı enfeksiyonlar ölümle sonuçlanabilecek ciddi durumlara yol olabilir. Ayrıca tedavi sürecinde aksamalara yol açabilir.
Tedavideki aksamalar hastalığın ileri dönemlerde tekrar etmesine yol açabilir. Hastanızın oyuncakları yıkanabilir olmalıdır, mümkün olduğunca pelüş oyuncaklardan kaçınılmalıdır. Uzun süreli tablet, bilgisayar oyunları da göz kuruluğuna, gözlerde batma-yanma- kaşıntıya yol açabilir, kullanımı için süre belirleyiniz. El temizliği çok önemlidir. Her yemek öncesi, tuvalet sonrası eller dikkatlice yıkanmalıdır. Şu sıralar corona virüs enfeksiyonu için sıkça duyduğunuz el temizlik kuralları yıllarca bizim hastalarımız için zaten uyguladığımız ve önerdiğimiz kurallardır. Kısaca hatırlatacak olursak el- parmak araları en az 20sn bol sabun ve su ile yıkanmalı ve mümkün ise kağıt havlu ile kurulanmalıdır. Siz de hastanıza dokunarak yapacağınız her işlem öncesi ellerinizi iyice yıkayınız. Hastanızı banyo yaptırırken sabun ve şampuan kullanabilirsiniz ancak cilde hasar verecek kese gibi uygulamalardan kaçınmak gerekir. Hastanızın cildinde oluşan her türlü döküntü, sivilce gibi lezyonu öncelikle doktorunuza bildiriniz ve asla koparmayınız.
Tırnaklar çok derinden kesilmemeli, kenarlarında oluşabilecek kuruluklar asla kopartılmamalıdır. Tırnak batması var ise doktorunuza bildiriniz. Tırnak kenarlarında oluşan yaralar küçük görünse de hayatı tehdit eden ciddi enfeksiyonlar şekline dönüşebilir. Sadece el değil ayak tırnaklarına da dikkat ediniz. Hastanızın kan hücreleri düştüğünde ve bazı kemoterapi ilaçlarının yan etkisi olarak ağız içi, dişetleri ve dudak kenarlarında yaralar oluşabilir. Size önerdiğimiz ağız bakım önerilerine uyunuz. Çocuğunuz küçük ise buna karşı çıkabilir. Ağız içinde yayılabilen pamukçuk olarak da adlandırılan mantar enfeksiyonu ancak ağız bakımı ile önlenebilir. Mutlaka günde en az 3-4 kez ağız bakımını yapınız. Eğer ağız yarası oluşmuş ve yemek yiyemiyor, sıvı tüketemiyorsa mutlaka doktorunuza başvurunuz.
Dudak kenarlarında çatlaklar, ağrılı yaralar uçuk mikrobu kaynaklı olabilir ve tedavi verilmeden iyileşmeyebilir. Mutlaka doktorunuza haber veriniz. Yemekler temiz su ile iyice yıkanmış ve hazırlanmış olmalıdır. Mümkün olduğunca çiğ yiyeceklerden kaçınılmalıdır. Kabukları soyulabilen meyve ve sebzeler tercih edilmelidir. Sakatat, salam, sucuk, konserve, kuruyemişler tüketilmemelidir. İçme suyu temiz, mümkünse şişelenmiş olmalıdır. Ağız yaraları olduğunda hastanız yemek yemek istemeyebilir; çorba, muhallebi gibi yumuşak gıdaları öneriniz. Hastalarımızın ishal olması veya kabız kalması istenmeyen bir durumdur. Hastanızın tuvalet sıklığında değişiklik varsa mutlaka doktorunuza bildiriniz.
Hastanıza doktorunuza danışmadan hiçbir ilacı vermeyiniz. Doktorunuza ulaşamadığınız durumlarda bir çocuk doktorunun bilgisi dahilinde ilaç kullanınız. Aşı vakti gelmiş dahi olsa doktorunuzun bilgisi dışında aşı yaptırmayınız. Evininizde bir başka çocuk var ise ve bu çocuğa aşı yapılacaksa lösemi tedavisi olan hastanız olduğunu bildiriniz. Bu durumda diğer çocuğa çocuk felci aşısı yapılmayacaktır. Yine ev halkından enfeksiyonu olan bir kişi var ise bu kişi ile hastanızı bir araya getirmeyiniz.
Hastanıza acil şifalar, sizlere kolaylıklar diliyoruz…
Son Haberler
Türk Pediatrik Hematoloji Derneği tarafından paylaşılan son haber, duyuru ve gelişmeler için “Haberler” sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.